Mersin Kız Kalesi

Türkiye’nin güneyinde Mersin/Erdemli – Silifke karayolu arasında, eski tarihlerdeki KORYKOS şehri’ nin tam karşısında küçük bir ada üzerinde kurulmuş tarihi bir kaledir. Korykos şehrine denizden gelecek bir saldırıyı ön- lemek için yapıldığı ve içinde de bir sarayın olduğu bilinmektedir. Kız Kalesi sekiz kuleli olup, kuzey ve güney cepheleri ayrı ayrı 250-metre uzunluğundadır. Kale için mitolojik (efsanevi) hikaye şöyledir.Korykos şehri valisinin bütün çocukları, Kız Kalesi’nin karşı yakasında sahilde bulunan sarayda yaşamaktaydı- lar.Valinin en küçük kızı hariç,bütün çocuklarını değişik zaman ve mekanlarda bu sarayda yılanlar sokup,öldürür. Bunun üzerine vali de en küçük kızını korumak ve yılanlardan uzaklaştırmak için, sarayın karşısındaki küçük ada da bulunan kale içindeki saraya gönderir. Ancak bir gün küçük kız vali babasından üzüm ister.Vali de kızının bu isteğini hemen yerine getirip,bir kapaklı sepet içine üzümleri doldurup,kalede ki saraya yollar.Fakat bütün emniyete rağmen üzüm sepetinin içine bir yılan nasıl olduysa girip saklanmıştır. Kız üzümleri yemek için sepeti açar ve üzümleri alırken sepet içinde saklı yılan onu sokar ve çok zehirli olduğu için kızcağız hemen orada ölür. Bunu duyan vali babası olaya çok üzülür ve kahırından o da ölür. Bu yüzden bu kaleye KIZ KALESİ denilmiştir.Kale bir süre Ermenilerin elinde kalıp,sonra bu kaleyi Kıbrıs kralları ele geçirip,sahip çıkarlar. 1448-yılında ise Karamanoğulları’ndan İbrahim bey Kız Kalesini alır. Kız Kalesinin Osmanlı tarihinde de önemli bir yeri olup, Fatih Sultan Mehmed’in oğlu Şehzade Cem Sultan Rodos adasına gitmeden önce bu kalede kalıp, Rodos şövalyeleri ile savaşmıştır.



Günümüzde:

Kız Kalesinin büyük bir bölümü ayakta durmakta ve Mersin’in sembolü konumundadır. Ada üzerindeki kale oldukça iri yontma taşlardan yapılmış, yer yer de moloz taşlar kullanılmıştır. Kalenin kuzey ve güneyindeki köşelerde sekiz kulesi vardır. Çevresi 192 m uzunluğundadır. Kale iç içe iki surdan meydana gelmiştir.Sur duvarlarının etrafı hendeklerle çevrilmiştir. İçeriye girişi günümüze gelemeyen hareketli bir köprü sağlamıştır. İçerisinde Kral Archelus’a ait saray kalıntısı, su kemerleri, sarnıçlar, kaya mezarları ,lahitler ve Rom döneminde yapılmış taş döşeli yollar bulunmaktadır.